Türkmenistan Şahlanıyor

Türkiye ve Türkmenistan, tarihi, kültürel ve dini açıdan iki yakın dost ve kardeş ülke…

Bölgesindeki kargaşadan, savaş tehdidinden uzakta kalarak barış̧ yolunda ilerleyen Türkmenistan, enerjisini zenginlik ve refah yolunda harcadı.

Tarımdan enerjiye, bankacılıktan turizme, sanayiden demiryollarına kadar birçok sektörde yeni atılım yapılan ülkede, Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbangulı Berdimuhamedov’un “değişim ve restorasyon” dönemi de başlamış oldu. Nitekim birbiri ardı sıra değişiklikler, hızla hayata geçirildi.

Türkmenistan yönetimi ülkelerin gelişmesine ve modernleşmesine büyük önem veriyor. Çünkü uluslararası ulaşım ,enerji gibi dev organizasyonlar, ülke imajının düzeltilmesi, Türkmenistan’ın tanıtılması ve başkent Aşkabat’ın kültürel bir merkez olabilmesi için son derece önemli.

Şimdi sırada bu çekim merkezini dünyaya tanıtmak var! Türkmenistan bu amaçla ülkesinde düzenlenecek uluslararası konferanslara ayrı bir önem veriyor. Uluslararası bu organizasyon, ülkede yaşanan gelişmeleri dünyaya göstermek için büyük bir fırsat…

Son yıllara damgasını vuran dünyanın merkezlerden biri de hiç şüphesiz başkent Aşkabat… Geleceğe ait sıra dışı vizyonlarla parlak fikirlerin hayata geçirildiği Aşkabat her an farklı bir sürprizle karşılaşabileceğiniz sıra dışı bir kent…

Modern binalar, son model arabalar, yeni yollar, geniş kaldırımlar, şık mimariler… Hepsini Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’ta görmek mümkün. Türkmenistan’a uzun zaman gitmediyseniz değişime şahit olacaksınız.

Hükümet yetkilileri ve halk Türkiye’ye sevgi ile bakıyor. Her 5 kişiden dördü Türkiye’yi stratejik müttefik olarak görüyor. Türkmenistan halkı Türkiye’ye aşırı güveniyor Türkiye sevgisi için halk genetiğimizde var diyor.

Türkiye ile Türkmenistan arasındaki bağların güçlenmesindeki en büyük etken olan iki ülke halkının birbirine kenetlenmiş olması ve bu durum ülke liderleri arasında da sık sık dile getiriliyor. Buradaki bütün projelerde öncelik Türk şirketlerinin olması da bunun en büyük bir göstergesidir.

İşte Türkmenistan bağımsızlığının 30. Yıldönümü için “İstanbool Today “ olarak özel bir sayı hazırladık.

Bütün dünyanın bu ülke hakkında öğrenmek istediği gelişmeleri daha yakından tanıtmak için özel bir çalışma hazırlandı.

Türkmenistan’da kendi alanlarında yetkili ve uzman çok kıymetli araştırmacıların yazdığı makalelerini, bir araya getirerek yayınladık Sonuçta Türkmenistan ile ilgili çok kapsamlı özel bir dergi çıktı ortaya.

Turcomoney Türkmenistan Özel Sayısı için 500 bine yakın üyesiyle dünyanın en büyük Ticaret odalarından biri sayılan İstanbul Ticaret odası Başkanı Şekib Avdagiç özel bir yazı kaleme aldı. Bu vesile ile atavatanımız Türkmenistan’ın 30. Yıldönümünü kutlar, kalkınma ve zenginlik yolunda başarılar diler, kardeş Türkmen halkına barış ve mutluluklar diliyoruz.

Modern Türkmenistan Bağımsızlığın 30. Yılı Kutlu Olsun

Türkmenistan Bayramları

1 Ocak – Yılbaşı

27 Ocak – Vatan Koruyucuların günü

18 Şubat – Türkmenistan’ın Diplomatik Çalışanlarının günü

8 Mart – Uluslararası Kadınlar günü

21-22 Mart – Milli Bahar Bayramı

7 Nisan – Dünya Sağlık günü

Nisan ayının son Pazar günü – Türkmen Atı ve Alabay Milli bayramı

9 Mayıs – 1941-1945 Büyük Vatan Savaşı Zafer günü

18 Mayıs – Türkmenistan Anayasa ve Devlet Bayrağı günü

25 Mayıs – Aşkabat şehri günü

Mayıs ayının son Pazar günü – Türkmen Halısı bayramı

1 Haziran – Uluslararası Çocukları koruma günü

3 Haziran – Dünya Bisiklet günü

5 Haziran – Uluslararası Çevre koruma günü

12 Haziran – İlimler günü

27 Haziran – Kültür ve Sanat çalışanları ve Mahtımkulu Piragi şiir günü

1 Eylül – Bilimler ve Öğrenciler günü

Eylül ayının ikinci Cumartesi günü – İnşaat, Enerji ve Kamu çalışanlarının günü

27 Eylül – Türkmenistan Bağımsızlık günü

1 Ekim – Dünya Yaşlılar günü

6 Ekim – Milli Yas günü

10 Ekim – Türkmenistan Sağlık ve Eczacılık sanayisi çalışanlarının günü

Ekim ayının üçüncü Pazar günü – Sanayiciler günü

Kasım ayının son Pazar günü – Mahsul günü

12 Aralık – Uluslararası Tarafsızlık günü

14 Aralık – Petrol-Gaz ve Jeoloji Endüstrisi çalışanlarının günü

21 Aralık – Türkmenistan İlk Devlet Başkanı S. A. Niyazov’u (Büyük Saparmurat Türkmenbaşı) anma günü


Orta Asya Devletlerinin Devlet Başkanlarının Danışma Toplantısı Yapıldı


S. A. Niyazov Türkmen Ziraat Üniversitesi Sosyoloji Anabilim Dalı öğretim görevlileri

Atanur Klyshov

Hydyrgulu Orazguluyev

Bağımsızlığın 30. yılına adım atan Türkmenistan’ın ekonomisinde, iç ve dış politikasında, edebiyatında, sanatında, kültüründe çok fazla gelişmeler gerçekleşti.
Türkmen halkı; dedelerinden miras alan kültürel hazinelerinin, müzik sanatının, yazılı edebiyatının, halk sanatının, tarihinin, mimari anıtlarının, arkeolojik bulgularının gelecek nesillere aktarılması için çalışıyor.

6 Ağustos 2021’de Hazar Denizi kıyısında, Avaza ulusal turizm bölgesinde, Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguly Berdimuhamedov başkanlığında Orta Asya devletlerinin Devlet Başkanlarının üçüncü danışma toplantısı yapıldı. Kongre merkezi “Avaza”, Kazakistan Devlet Başkanı Kassym-Jomart Tokayev’in, Kırgızistan Devlet Başkanı Sadyr Japarov, Özbekistan Devlet Başkanı Shavkat Mirziyoyev ve Tacikistan Devlet Başkanı Emomali Rahmon’un katılmak üzere ülkemize geldiği ülkemize geldiği üst düzey foruma ev sahipliği yaptı.

Sabah Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguly Berdimuhamedov “Avaza” Kongre Merkezi’ne gitti. Burada, fuayede Türkmen lider, sırayla Forum’a katılmak için gelen Orta Asya devletlerinin Devlet Başkanlarını konukseverlikle ve kardeşçe karşıladı. Geleneksel dostane el sıkışma alışverişinin ardından, Türkmenistan Devlet Başkanı’nın her bir onur konuğu ile ortak fotoğraf çekimi gerçekleşti. Zirvenin başlangıcından önce ülkenin lideri Kırgızistan, Özbekistan, Kazakistan ve Tacikistan Devlet Başkanları ve ayrıca BM Orta Asya Önleyici Diplomasi Bölgesel Merkezi Başkanı Natalia Gherman ile ikili görüşmeler yaptı.

Orta Asya ülkelerinin Devlet Başkanları, Orta Asya ülkelerinin ekonomik forumu, Orta Asya ülkelerinin ulusal ürünlerinin uluslararası sergisi, Orta Asya ülkelerinin kadınlarının diyalogu ve ayrıca bölge ülkelerinin uluslararası ulusal yemek festivalinde dahil olmak üzere, ekonomik ve kültürel nitelikte bir dizi paralel eylemin geçtiği bu toplantıya katılmak için Türkmenistan’da bir araya geldi.

Toplantıda Devlet Başkanları, 29 Kasım 2019 tarihinde Taşkent’te düzenlenen Orta Asya Devlet Başkanları danışma toplantısında kabul edilen kararların hayata geçirilmesine ilişkin konuları ele aldılar. Taraflar bölgenin jeopolitik ve jeoekonomik açıdan önemine dikkat çektiler, asırlık tarihi, manevi ve kültürel bağlarla birbirine bağlı ülkeler arasında yüksek düzeyde karşılıklı anlayış, güven ve karşılıklı saygının altını çizdiler. Tüm bunların sadece bölgenin değil, bir bütün olarak Avrasya’nın kalkınmasını da olumlu etkilediğinin altı çizildi.

Enerji alanında ortaklık için elverişli koşulların oluşturulmasına, bölge ülkelerinin ulaşım-haberleşme alanında işbirliğinin genişletilmesine, özellikle mevcut etkin işleyişin sürdürülmesi ve yeni ulaşım koridorlarının oluşturulmasına özel önem verildi. Devlet Başkanı Gurbanguly Berdimuhamedov yaptığı konuşmada, ‘Birleşmiş Milletler belgelerine dayanarak, Orta Asya’da güvenli ve istikrarlı bir güç ortaklığı için bölgesel enerji taşıyıcılarına yönelik talebin karşılanmasına ve uluslararası transit koridorlar aracılığıyla dünya pazarlarına erişim üzerine odaklanan uygun siyasi-hukuki ve ekonomik koşulların oluşturulması yolunda ilerliyoruz’ dedi.

Devlet Başkanları, ticari ilişkilerin geliştirilmesi, ihracat-ithalat işlem hacimlerinin artması konularında görüş alışverişinde bulundular. Karşılıklı mal cirosunun çeşitlendirilmesi ve endüstriyel işbirliğinin artırılması konusunda anlaşmalar sağlandı.

Toplantı sonuçlarının ardından Orta Asya Devlet Başkanları Ortak Bildirisi kabul edildi. Orta Asya devletlerinin Devlet Başkanlarının danışma toplantısının sonuçlarının ardından Türkmenistan Dışişleri Bakanı Raşid Meredov ve Birleşmiş Milletler Orta Asya Genel Sekreteri Özel Temsilcisi, BM Orta Asya Önleyici Diplomasi Bölgesel Merkezi Başkanı Natalia Gherman’ın basın toplantısı gerçekleşti.

Aynı gün Devlet Başkanları, Orta Asya ülkelerinin uluslararası ulusal ürünleri sergisini ve Orta Asya ülkelerinin uluslararası ulusal yemek festivalini ziyaret ettiler. Devlet Başkanları Orta Asya ülkelerinin sanat ve kültür çalışanlarının bayram konserine katıldılar. Daha sonra “Avaza” Kongre Merkezi’nin Büyük Konferans Salonu’nda Tacikistan Devlet Başkanı Emomali Rahmon’un Orta Asya devlet başkanlarının Saygıdeğer Nişanı ile resmi ödül töreni gerçekleşti.

Türkmen lider, ulaşım ve iletişim alanında, Orta Asya – Hazar – Karadeniz bölgesi, Orta Asya – Yakın Doğu hatlarıyla mevcut olanın optimizasyonu ve daha etkin paylaşımı ve ayrıca yeni kıtalararası ulaşım rotaları ve koridorlarının oluşturulması konusunda anlaştık diye söyledi. Karşılıklı mal cirosu ve endüstriyel işbirliğinin artırılması ve niteliksel olarak çeşitlendirilmesi konusunda anlaşmalara varıldı ve somut kararlar alındı.

Ulusun liderinin daha da belirttiği gibi, oldukça sorumlu ve resimli törene katılmak için bu salonda toplandık. Bugün, Devlet Başkanı Gurbanguly Berdimuhamedov, devlet başkanları tarafından, Tacikistan Devlet Başkanı Emomali Sharipoviç Rahmon’un Orta Asya devlet başkanlarının Onurlu Nişanı ile ödüllendirilmesine ilişkin oybirliğiyle alınan kararın kabul edildiğini bildirdi. Bu Nişan, dostluk geliştirme, iyi komşuluk, Orta Asya ülkeleri arasında karşılıklı anlayış ve işbirliği, bölgede barış ve güvenliğin güçlendirilmesi, Orta Asya devletlerinin uluslararası toplumda ortak çıkar ve girişimlerinin geliştirilmesindeki üstün başarılarından dolayı veriliyor.

Türkmenistan Devlet Başkanının da altını çizdiği gibi, gerçekten hak edilmiş bir ödül. Büyük siyasi ve yaşam tecrübesine sahip olan Tacikistan Devlet Başkanı Emomali Rahmon, uzun yıllar ülkeyi yönetiyor, dinamik ve istikrarlı gelişimini sürdürmek, Tacik halkının yüksek yaşam standardına ulaşması, refahı için gerekli her şeyi yapıyor.

Tacik meslektaşına bu ödül için samimi tebriklerini ifade eden Türkmenistan Devlet Başkanı, kendisine sağlık, uzun ömür ve devlet ve uluslararası faaliyetlerinde yeni başarılar ve tüm Tacikistan halkına – mutluluk, barış ve refah diledi. Ardından, törende toplananların alkışları üzerine, Devlet Başkanı Gurbanguly Berdimuhamedov, Devlet Başkanı Emmali Rahmon’a Orta Asya devletlerinin Devlet Başkanlarının Onurlu Nişanını verdi.

Törenin tamamlanmasının ardından, bölge devletlerinin Devlet Başkanlarının danışma toplantısının sonuçlarının sonrasında Bakanlar Kurulu Başkan Yardımcısı, Türkmenistan Dışişleri Bakanı R. Meredov ve BM Orta Asya Genel Sekreteri özel temsilcisi, UNRCCA Başkanı Natalia Gherman’ın katılımıyla basın toplantısı düzenlendi.

Forumun tamamlanması üzerine Orta Asya devletlerinin Devlet Başkanları “Avaza” Kongre Merkezi’nden ayrıldı. Günün ikinci yarısında Türkmenistan, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Özbekistan Devlet Başkanları, Orta Asya ülkelerinin Uluslararası Ulusal Ürünler Sergisi ve Uluslararası Ulusal Yemekleri Festivali’ni ziyaret ettiler ve bölge devletlerinin sanat ustalarının konserinin seyircisi oldular.

Aynı gün, Forum programının tamamlanmasının ardından onur konukları Türkmenistan’dan ayrıldılar. Böylece, Orta Asya devletlerinin Devlet Başkanlarının danışma toplantısı ve Avaza ulusal turizm bölgesinde bu çerçevede düzenlenen eylemler, tarafsız Türkmenistan’ın çok taraflı bölgesel ve uluslararası ortaklığın geliştirilmesi konularında ileri görüşlü ve sorumlu yaklaşımını bir kez daha görsel olarak gösterdi.

Bunun kabulü, bölgesel ülkelerin stratejik bir temelde verimli tam teşekküllü işbirliğini daha da teşvik etmeye, tarihsel olarak gelişmiş dostluk ve iyi komşuluk geleneklerine dayanan, niteliksel olarak yeni seviye devletlerarası ilişkilerin sonuçlandırılmasına çağrıda bulunan Devlet Başkanı Gurbanguly Berdimuhamedov’un yapıcı girişimlerine hizmet edebilir.


Bağımsızlığımızın Esas İlkesi


S. A. Niyazov Türkmen Ziraat Üniversitesi Öğretim Görevlisi

Ayjan Atayeva

Milli eğitim sistemini geliştirmek, zeki ve yüksek eğitimli gençleri yetiştirmek, onların bilimsel olanaklarını artırmak için, teorik bilimler üretimlerde pekiştiriliyor. Bu da vatanımızın aydınlık geleceği olan gençlerimizin bilimli ve eğitimli yetişmelerine tam olanak veriyor.

Ülkemizde başlatılan geniş hacimli reform programlarının hayata geçirilmesi saygıdeğer Devlet Başkanımızın daimi dikkati altında bulunuyor. Halkımızın yaşamı için ileri, avantajlı koşulların oluşturulması, başkentimizin güzelleştirilmesi, çevre esenliğinin sağlanması ile ilgili konulara özellikle dikkat eden Milli Liderimiz, önde bulunan görevlere yeni yaklaşımların elzem olduğunu vurguluyor.

Bildiğimiz üzere kutsal Bağımsızlığımızın 30 yıllık bayramının kapsamlı olarak kutlanacağı “Türkmenistan- Barışın ve Güvenin Vatanı” yılında; saygıdeğer Devlet Başkanımızın şehir inşaatı politikası sonucunda başkentimizde yeni tesisler açılarak kullanıma veriliyor.

Günümüzde inşaat çalışmaları yürütülen tesisler arasında eğitim kurumlarının olması, biz öğretmenleri daha da gururlandırıyor. İlimli gençleri yetiştirmek için ise yüksek tahsilli, mesleğinde iyi olan uzmanlar lazım. Bu nedenle, ülkemizde bilim-eğitim alanında geniş kapsamlı reformlar hayata geçiriliyor. Yüksek motivasyonlu, sağlam bedenli, geniş dünya görüşlü, terbiyeli gençleri yetiştirmek devletimizin yürüttüğü politikanın öncelikli yönlerinden biridir. Günümüzde öğrencilerin konuları kapsamlı işlemesinde, onların ufkunun genişlemesinde, beyan etme kabiliyetinin artmasında, sanatsal, bağımsız çalışmayı öğrenmelerinde eğitim vermenin kalitesini artırmada multimedya kaynaklarının hizmeti büyüktür. Milli eğitim sistemini geliştirmek, zeki ve yüksek eğitimli gençleri – yenilikçi düşünen nesli yetiştirmek, onların bilimsel olanaklarını artırmak için, teorik bilimler üretimlerde pekiştiriliyor. Bu da vatanımızın aydınlık geleceği olan gençlerimizin bilimli ve eğitimli, geniş bakış açılı usta uzmanlar olarak yetişmelerine tam olanak veriyor.


Bağımsızlığın Kuvvetli Adımları


Türkmen Ziraat Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Öğretim Görevlisi

Toyly Rejepov

Saygıdeğer Arkadagımız ülkemizde bilim ve eğitim alanını geliştirmek, dünya seviyesine ulaştırmak için büyük çalışmaları hayata geçiriyor. Ülkemizin Liderinin bu yönde yürüttüğü reformlar sadece halkımız tarafından değil, dünya bilimsel kamuoyu tarafından da ikrar ediliyor.
Saygıdeğer Devlet Başkanımız ülkemizin her vilayetinde bilimsel ve teknik ilerlemenin en son kazanımları ile donatılmış hayvancılık, kuşçuluk, atçılık komplekslerini oluşturmaya yönelik kararlar aldı; hiçbir zaman unutulmayacak yeni bir sayfa açtı.

Saygıdeğer Devlet Başkanımızın öngörülü yürüttüğü politikasının sonucunda Bağımsız Vatanımızda halkımızı gururlandıran ve kalkındıran, devletimizin saygınlığını dünyanın önünde göklere çıkaran şanlı olaylar çok. Saygıdeğer Arkadagımız, dedelerimizin asırlardan asırlara, nesillerden nesillere incelikle bize ulaştırdığı en iyi bilge özelliklerini tekrar restore ederek; Bağımsız devletin kalbinde koyuyor, toplumun aklına yerleştiriyor. Vatan için ehemmiyetli, ülke için menfaatli, kader belirleyici kararların alınması ülkenin modernleşmesine, toplumun günden güne gelişmesine tam temel oluşturuyor. Saygıdeğer Devlet Başkanımızın, ziraatı kökten geliştirerek köy nüfusunu kalkındırma, onların sosyal durumunu üst seviyelere çıkarmaya yönelik kabul ettiği kararlar da özel öneme sahiptir.

Bağımsız devletimizin refah devrinde Saygıdeğer Devlet Başkanımızın ferasetli ve insani politikasından yola çıkarak, bilim ve eğitim alanını geliştirmede büyük olanaklar oluşturuldu. Saygıdeğer Arkadagımız ülkemizde bilim ve eğitim alanını geliştirmek, dünya seviyesine ulaştırmak için büyük çalışmaları hayata geçiriyor. Ülkemizin Liderinin bu yönde yürüttüğü reformlar sadece halkımız tarafından değil, dünya bilimsel kamuoyu tarafından da ikrar ediliyor. Çünkü Saygıdeğer Devlet Başkanımız hayata geçirilen reformların derin bilimsel ilkeye dayanması gerektiğini, hayata geçirilen çalışmalarda yüksek seviyeli modern uzmanların esas yere sahip olması gerektiğini vurguluyor. Milli Liderimizin derin manalı geniş kapsamlı konuşmalarında bu konular, kendi hak ettiği yeri buluyor.

Ülkemizde gıda bolluğunu tesis etme, milletin gıda güvenliği sağlama Saygıdeğer Devlet Başkanımızın esas hedeflerinin birisidir. Bu konuları çözmede hayvancılık esas yere sahiptir. Yüksek miktarda ürün veren hayvanların ve kuşların sağlıklı neslini oluşturma, bu yönde çalışan insanların ve hayvancılık uzmanlarının modern meselelerinin birisi olarak ortaya çıkıyor. Bu amaç ile Saygıdeğer Devlet Başkanımız ülkemizin her vilayetinde bilimsel ve teknik ilerlemenin en son kazanımları ile donatılmış hayvancılık, kuşçuluk, atçılık komplekslerini oluşturmaya yönelik kararlar aldı; hayvancılık toplumunun, bilim insanlarının, uzmanların ve bizim yükseköğretim kurumumuzun profesör öğretim görevlilerinin ve öğrenci gençlerimizin kaderinde, hiçbir zaman unutulmayacak yeni bir sayfa açtı; ülkemiz ekonomisinin de her alanındaki çalışmaları, bilimsel temelde yeniden organize etmeye yönlendirdi.

Bizim veterinerlik fakültemizde veterinerlik mesleği üzerine eğitim alan öğrencilerimiz; uzman öğretim görevlilerinin başkanlığında, hayvanların yüksek ürün veren soyunu oluşturma, onlara yüksek kaliteli ot ve yem tedarikini iyileştirme, hastalıkları önleme ile ilgili konular üzerine, özel bilimsel çalışmalar ile uğraşıyorlar. Onlara, dünyanın gelişmiş ülkelerinin ziraat bilimini öğrenmeye, yabancı bilim insanları ve uzmanlar ile tecrübe paylaşmaya geniş yol açıldı. Üniversitemizde eğitim-pratik idaresinde bilimsel çalışmalar ile üretimi koordine ederek, yürütmeye tam olanak oluşturuldu. Yetenekli öğrencilerimize; modern dünya biliminin kazanımlarını üretime cesurca dahil etmeye, hayvanlardan alınan ürünlerin kalitesini yükseltmeye, çeşitli hastalıkları önlemeye ve yerli koşullara göre mücadele tedbirlerini genişletmeye yönelik olanaklar oluşturuldu. Bizim öğrencilerimizin, seçtikleri meslekleri üzerine dünyanın gelişmiş ülkelerinde elde edilmiş ve toplanmış tecrübeler ile tanışmasına büyük koşullar oluşturuldu. Onlar profesör öğretim görevlilerimizin başkanlığında bağımsız bilimsel teklifleri bizim yerli koşullarımızda test ediyorlar ve onların en verimlilerini ziraat üretiminin hayvancılık sektörüne yerleştiriyorlar. Günümüzde hayvanları ve kuşları hastalıklardan korumada, hastalıkları önlemede büyük başarılar elde edildi. Hayvancılıkta önleme ve veteriner hijyen tedbirleri daima zamanında sistemsel olarak hayata geçiriliyor ve geliştiriliyor. Böyle tedbirleri modern düzeyde hayata geçirmede ve geliştirmede Saygıdeğer Devlet Başkanımızın eşsiz çabaları tüm yönleriyle tam zemin oluşturuyor. Saygıdeğer Arkadagımızın Bağımsız ve Tarafsız Vatanımızın kalkınması, halkımızın muhteşem hayatta yaşaması, bilimli-eğitimli olması, dünyada barışı korumada yürüttüğü örnek çalışmalarını ve dış politikalarını tam destekleyerek, onları hayata geçirmek için tüm kabiliyetlerimizi ve yeteneğimizi adayarak, helal çalışacağız.


Devletin Bağımsızlık Statüsü


Türkmen Devlet Kültür Enstitüsü Öğretim Görevlisi

Dursun Geldiyeva

Türkmenistan’ın Tarafsızlık statüsü, devletimizin toplumda istikrarlılığı ve anlaşmayı pekiştirmenin, bölge ve dünya devletleri ile dostluk ve işbirliği ilişkilerini geliştirmeye yönelik politikasının temelini oluşturdu. Ülkemiz, barışsever dış politikayı yürüterek, diğer devletler ile ilişkiyi saygı temelinde kurdu.

“Daima Tarafsız ülke”, anlaşma gereğince gönüllü olarak her zaman tarafsızlık politikasını yürütmeyi, yani askeri birleşimlere girmemeyi, barış ve askeri durumda kendi sınırlarında yabancı ülke ordularının olmasına müsaade etmemeyi taahhüt eden devlete denir. Daimi tarafsızlık politikası; bu taahhütnameleri üstlenen devletin, savaşlara katılmayı kökten ortadan kaldırmış politika yürüteceğini, diğer ülkeler arasında askeri çatışmaların olması durumunda onlara katılmayacağını ifade ediyor.

Tarafsızlık; devletin bağımsızlığına, uluslararası hukukuna zarar vermeyip, sadece devleti askeri kısıtlamalara maruz bırakıyor. Tarafsız devlet sadece kendi sınırını koruma amacı ile silahlı kuvvetlerin ilgili çeşitlerini bulundurabilir. Göründüğü gibi tarafsız devlet; kavgasız, tartışmasız, barış içinde, politik, ekonomik, kültürel açıdan sürdürebilir olarak kalkınan devlettir.

SAYGILI DIŞ POLİTİKA

Günümüzde böyle devletlerin arasına; bizim Bağımsız Türkmenistan devletimiz, İsviçre devleti, Malta Cumhuriyeti, Vatikan şehir devleti, San Marino Cumhuriyeti, Kamboçya dahildir. Bizim bağımsız devletimiz tarafsızlık statüsüne, BM Genel Kurulunun 12 Aralık 1995 tarihinde kabul ettiği “Türkmenistan’ın daimi tarafsızlığı” kararnamesinden ve “Türkmenistan’ın daimi tarafsızlığına ilişkin” kabul edilen anayasal kanunundan sonra sahip oldu. Böylece Daimi Tarafsızlık statüsü, devletimizin toplumda istikrarlılığı ve anlaşmayı pekiştirmenin, bölge ve dünya devletleri ile dostluk ve işbirliği ilişkilerini geliştirmeye yönelik politikasının temelini oluşturdu. Ülkemiz, barışsever dış politikayı yürüterek, diğer devletler ile ilişkiyi eşit hukuk, karşılıklı saygı ve birbirinin iç ve dış politikasına katılmama temelinde kurdu.

AFGANİSTAN’A DESTEK

Bölgede esenliğin, güvenliğin ve işbirliğinin sağlanması ülkenin istikrarlı kalkınmasının garantisidir. Bu bakış açısından hareketle devletimiz; anlaştırıcı, barıştırıcı olmakla birlikte, tartışmalı tarafların arasındaki görüşmeleri de organize ediyor. Komşu Afgan toprağında uzamış savaşları durdurmak için bizim devletimiz, silahlı Afgan örgütleri arasında birçok defa görüşmeleri yürüttü. Kardeş halkın krize giren ekonomisini, sosyal durumunu yükseltmek için büyük destek verdi. Tarafsızlık ilkesine dayanarak, Bağımsız diyarımız günümüzde de Afgan halkı ile işbirliği ilişkilerini pekiştiriyor. Uzun yılların devamında aziz diyarımız; milli Liderimiz Gurbanguly Berdimuhamedov’un önderliğinde, ülkeler arasında karşılıklı anlaşma ve karşılıklı güveni pekiştirme gibi Tarafsızlık örneği sergiledi. Devrin elzem küresel meselelerini çözmeye katılarak, tarihi yol açtı. Barışsever Türkmenistan tüm yerkürede barışı ve güvenliği korumak için elinden geleni yapacaktır.


Türkmenistan İş Dünyasını İstanbul’a Yatırıma Davet Ediyorum


İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı

Şekib Avdagiç

Türkiye ve Türkmenistan ilişkileri ekonomik etkilerden çok daha derin temeller üzerine kuruludur. Nitekim bugün görüyoruz ki ticaret ve yatırım imkânlarının yanı sıra aynı köklerden serpilerek büyüyen iki ülkenin dostluğu da sarsılmaz bir şekilde geleceğe uzanıyor.

Dünya 2021 ile birlikte muhtemelen gelecekte ‘yeni bir dönem’ olarak adlandırılacak yeni bir 10 yıla girdi. Korona salgını da bu yeni döneme girişi hızlandırdı. Salgın nedeniyle insan sağlığından ekonomiye kadar birçok alanda ortaya çıkan olağanüstü gelişmeler ve yaşanan krizler bir anlamda gerçekleri görmemizi sağladı. Bu 10 yılda, geride bıraktığımız 10 yıldan hayli farklı bir dünyada yaşayacağız. Kovid-19 ile değişmeye başlayan alışkanlıklarımız, sistemlerimiz, modellerimiz geri dönüşü olmayan biçimde değişecek… İş dünyası da bu dönüşümün merkezinde yer alıyor.

Küresel ekonomiye baktığımızda, pandemi sonrası dönemde adeta bir büyüme yarışı yaşanacağına dair ciddi beklentiler var. Büyümenin dinamiğini ise “altyapı yatırımlarındaki patlama”nın oluşturması bekleniyor. Özellikle gelişmiş ekonomiler, birbiri ardına devasa altyapı programları açıklıyor. Gelişmiş ekonomiler eskiyen altyapılarını yenilemek, küresel iklim krizine karşı yenilenebilir kaynaklara dayalı üretim yapılarını güçlendirmek için ciddi harcamalar planlıyorlar. Ayrıca artan siber güvenlik riskleri de bu alanda büyük yatırımları zorunlu kılıyor. Yine tedarik zincirinde pandemiyle ortaya çıkan sıkıntıların yarattığı lojistik yatırımları da büyük bir önem arz ediyor.

Öncekilerden farklı olarak bu defa planlanan yatırımların çok daha hızlı ve kapsamlı bir şekilde hayata geçirilebileceği görüşü hakim. Nitekim gelişmiş dünya, tarihinde hiç olmadığı kadar düşük maliyetlerle çok uzun vadeli finansman sağlayabiliyor. Söz konusu değişim sürecinde dost ve kardeş ülke Türkmenistan, Türkiye’nin dış ticaretinde giderek artan oranda bir yer tutuyor. Bu yılın ilk 7 ayında Türkiye’nin Türkmenistan ile toplam ticareti 957 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti. İki ülke tüccarının işbirliğini ve yakınlaşmasını, Kovid-19 salgını bile durduramamıştır. Ancak bizim hedefimiz, iki ülke arasındaki ticaret hacminin kısa vadede en az iki katına çıkmasıdır. Çünkü iki ülkenin gerçek potansiyeli bunun üstündedir. Bize göre iki ülke firmaları birlikte çalışarak bu rakamı, çok daha yukarılara çıkarma kapasitesine sahiptir. Bu hedefe ulaşmak için hükümetlerin yanı sıra iş dünyası olarak bizlere de önemli görevler düşüyor.

Bu bağlamda Türk özel sektörü olarak bizler de Türkmenistan ile karşılıklı ticaret ve yatırımların geliştirilmesi için her türlü katkıyı yapmaya hazırız. Türkmenistan iş dünyasını İstanbul’a yatırıma davet ediyorum. 8.500 yıllık geçmişe sahip İstanbul, başlı başına bir değerdir. Avrupa ile Asya’yı, bir başka ifadeyle zengin enerji kaynaklarına sahip Doğu ile buna ihtiyaç duyan Batı’yı birbirine bağlayan konumdadır. 3. Havalimanı’ndan Kanal İstanbul’a, Avrasya Tüneli’nden Marmaray’a kadar onlarca projesiyle, dünyanın hem en kadim ve hem en modern şehri olma özelliğine sahip tek şehridir. Doğal güzelliği ve tarihsel zenginliği; ticaret, ekonomi ve finans merkezi olma nitelikleriyle perçinlenmiştir.

İfade etmek isterim ki, biz İstanbul’un marka değerini artıran, yabancı yatırımcılar nezdinde İstanbul’u cazibe merkezi haline getiren her sektöre destek vermeyi görev kabul ediyoruz. Özellikle Türkmenistan ekonomisinin istikrarlı büyüme, düşük işsizlik, cari denge ve ihracat potansiyeli yeni fırsat pencerelerini açarken, kültürel ortaklığımıza dair yeni bir soluk da oluyor. Şuna yürekten inanıyorum ki, dostluğun ve kardeş olmanın gereği olarak karşılıklı ilişkileri geliştirmek için atacağımız her adımın önemi çok büyüktür. Siyasi ve ekonomik ilişkileri ileri taşıyacak kararlılığımız iki ülkenin dünya ile rekabeti açısından da stratejik bir role sahiptir. Bu tablodan baktığımızda Türkiye ve Türkmenistan’ın ilişkileri sadece ekonomik bir partner düzeyinde değil, fırtınalarla dolu dünya ekonomisi ve siyasetinde omuz omuza yürünen bir yol arkadaşlığıdır. İşte bu sağlam birliktelik ve inanç değişen dünya koşullarında ülkelerimizin aydınlık yarınlarının da teminatı olacaktır.


Türkmenistan – Turizmin Kadim Kalbi


Türkmenistan

Aybölek Ahmedova

Özellikle Hazar Denizi’nin Türkmen kıyısında yer alan ulusal turizm bölgesi Avaza; altın rengi kumsalları, temiz kıyıları ve havasıyşa çekici bir yer…

Türkmen toprakları, farklı dönemlerde medeniyet merkezlerinin, imparatorlukların ve büyük müreffeh şehirlerin varlığının kanıtı olan tarihi ve kültürel anıtlar bakımından zengindir. Büyük İpek Yolu’nun kesiştiği noktada bulunan Türkmenler, diğer halklarla çok taraflı ilişkiler geliştirdiler. Türkmenistan topraklarındaki ortaçağ anıtlarının Orta Asya’da hiçbir benzeri yoktur. Amul, Merv, Sarahs, Abiverd, Nissa, Dehistan, Köneürgenç ve diğer şehirleri, tüm aydınlanmış Doğu’nun bilim adamlarının ve öğrencilerinin talip olduğu ünlü kütüphaneleri, medreseleri ile ünlüydü. Tarihsel-kültürel değerlere sahip nesneler, turistlerin kendilerini zenginleştirmesine yardımcı olur. Tarihi yerlere gezi, antik çağa yolculuk yapmak, Türkmenistan’ın tarihi geçmişi ve kültürü ile tanışmak… Halkın liderinin talimatıyla 2019- 2025 döneminde turizmin geliştirilmesine yönelik program hazırlandı. Hazar Denizi’nin Türkmen kıyısında yer alan ulusal turizm bölgesi “Avaza”, dinlenmek için uygun koşullara sahip. Kilometrelerce altın rengi kumsallar, ekolojik olarak temiz kıyılar ve hava, “Avaza”yı rekreasyon için çekici bir yer haline getiriyor.


Bağımsızlık Devrinde Milli Kültürümüzün ve Mirasımızın Gelişimi


S. A. Niyazov Türkmen Ziraat Üniversitesi Sosyoloji Anabilim Dalı öğretim görevlileri

Atanur Klyshov

Hydyrgulu Orazguluyev

Bağımsızlığın 30. yılına adım atan Türkmenistan’ın ekonomisinde, iç ve dış politikasında, edebiyatında, sanatında, kültüründe çok fazla gelişmeler gerçekleşti.
Türkmen halkı; dedelerinden miras alan kültürel hazinelerinin, müzik sanatının, yazılı edebiyatının, halk sanatının, tarihinin, mimari anıtlarının, arkeolojik bulgularının gelecek nesillere aktarılması için çalışıyor.

Kahraman Arkadagımızın (Liderimizin) başlangıçları ile Bağımsız devletimizin refah devrinde milli medeniyetimize ve kültürel mirasımıza, aynı zamanda halk sanatı eserlerimize, etnografik bilgilerimize büyük dikkat veriliyor. Saygıdeğer Devlet Başkanımız milli kültürümüzün modern refah döneminde öğrenilişi konusunda kendisinin ‘Türkmen kültürü’ adlı kitabında şöyle belirtiyor: ‘Devletimizde başarıyla hayata geçirilen kültür politikasının sonucunda maddi ve manevi zenginliklerimizi köklü öğrenmeye yönelik yapılan sistemsel ve devamlı çalışmaların kapsamı genişleyerek, yüksek aşamalara ulaşılıyor, Günümüz için çok önemli kültürel programlar hayata geçirmeye başlanıyor’. Ayrıca Saygıdeğer Devlet Başkanımız Türkmen halkının manevi-edebi mirasını, bağımsız devletimizin talepleri doğrultusunda öğrenerek, onu halka yaymayı, bilim insanlarımızın önünde esas görev olarak koyuyor. Bağımsızlığın 30. yılına adım atan Türkmenistan’ın ekonomisinde, iç ve dış politikasında, edebiyatında, sanatında, tek kelime ile söylediğimizde kültüründe çok fazla gelişmeler gerçekleşti. Kutsal Bağımsızlığın her günü, her ayı, her yılı Türkmen halkına sınırsız büyük yenilikleri veriyor. Böyle kalkınma, yeniden oluşma; Kahraman Arkadagımızın devlet başına gelmesi ile daha da geliştirilerek, yeni anlama sahip oldu. Saygıdeğer Devlet Başkanımızın ferasetli önderliğinde Türkmenistan’ı bugün dünya tanıyor. Kendi de sadece yer altı ve yer üstü hammaddelerin mekanı olarak değil gelişmiş; ekonomisi, bilimi, dedelerimizin geleneklerini, kültürünü, koruyucu ve geliştirici kültürlü halk olarak da ikrar ediliyor. Türkmen kültürü günümüzde diğer alanların hepsinin karşılıklı ilişkisini teşvik ederek, uluslararası ilişkileri konusunda da aktif olarak geliştiriliyor. Bağımsız Türkmenistan’ın kültür ve sanat uzmanları dünyanın çeşitli ülkelerinde başarıyla sahne alarak, halkları yaklaştırarak, siyasette ve ekonomide devletler arası ilişkilerin manevi esasını oluşturarak, kültürel medeniyeti, sanatı, özgün gelenekleri dünyada kapsamlı olarak yayıyorlar. Dünyanın çeşitli ülkelerinde düzenlenen Türkmenistan’ın kültür günleri ve dünya ülkelerinin Türkmenistan’da düzenlenen kültür günleri, ilgi gösterilen kültürel alışverişin örneğidir. Burada iç kültürel birimlerin büyüme temposu korunuyor. Bunların hepsi bağımsız devletimizin refah devrinde Türkmen kültürünün yeniden kalkınmasını koşullandırdı. Günümüzde bizim ülkemizde hiçbir etkinlik sanat ustalarının, müzik ve halk sanatı gruplarının gösterileri olmadan düzenlenmiyor. Onlar Türkmen devletinin yaşamında tüm önemli olaylarında, aynı zamanda uluslararası düzeyde milli kültürümüzün aydın ışıltılarını beyan ediyorlar. Bizim ülkemizde düzenlenen etkinlikler milli ışıltılara sahip olmakla birlikte, halkımızın esenliğini, Türkmenistan’ın sürdürülebilir kalkınmasını, kalkınmanın da yükseğe yönelmesini simgeliyor. Gerçekte, Türkmen halkının manevi mirasının ayrılmaz parçası sayılan asırlardan beri gelen milli bayramlar, ayrı kapsam ile kutlanıyor. Milli sanatımız ve manevi medeniyetimiz, Türkmen halkının gerçekten de dünya medeniyetine çok büyük katkı sağlamış halk olduğunu, dünya kamuoyuna açıkladı. Bunlar öylesine söylenmiş sözler olmayıp; gerçeğe, tarihi kaynaklara bilimsel bakış açısından yaklaşılarak söylenmiş sözlerdir. Türkmen halkı birçok yüzyılların devamında hayvancılık, tarım, işçilik ile uğraşarak bu yönde dünyaya örnek çalışmaları gerçekleştirmişler. Yabani hayvanları evcilleştirmişler ve onları çalışmalarında yaygın kullanmışlar. Doğa, bitki ve hayvanlar alemi ile uyumlu yaşamı başlatmak, refah hayatın oluşmasına destek olmuş. Böylece, Türkmen halkı Ahalteke atlarının muhteşem örneğini, arvana devesini, sarıca koyununu, alabay köpeğini geliştirmişler, dünyaya örnek olan halılarla şan şöhrete sahip olmuşlar. Dünyanın tüm halklarında olduğu gibi Türkmen halkı da, kendisinin binyılların devamında kazandığı kültürel hazinelerini, asırlardan asırlara ileterek modern devrin nesillerine ulaştırmış. Bu manevi-kültürel hazinelere her asrın nesli kendi katkısını katarak onu büyütmüş, incelikle geliştirmiştir. Manevi kültürel mirasın nesillerden nesillere aktarılmasında halkın miras aktarım kabiliyeti büyük hizmete sahiptir. ‘Eskisi olmayanın yenisi olmaz’ dendiği gibi Türkmen halkı; dedelerinden miras alan kültürel hazinelerinin, müzik sanatının, yazılı edebiyatının, halk sanatının, tarihinin, mimari anıtlarının, arkeolojik bulgularının, gelecek nesillere aktarılması için çalışıyor. Kahraman Arkadagımız ‘Medeniyet Halkın Kalbidir’ adlı kitabında; “UNESCO’nun Dünya Miras listesine Türkmenistan’ın sınırlarında bulunan üç adet kültürel, tarihi anıt, Kadim Mervin, Köneürgencin ve Nusayın’ın dahi edilmesi, milli değerlerimizin insanlık açısında ehemmiyetli olduğunun ikrarnamesidir” diye belirtiyor. Aşkabat’ın batısında yer alan kadim Part devletinin başkenti Nusay şehri, Türkmenistan’ın en tanınmış tarihi-mimari anıtlarından biri olan kadim Merv şehrinin harabeliği, Sultan Sencer’in türbesi, Kuzey Horezm devletinin başkenti Ürgenç (Köneürgenç) şehri, dünyanın bilim insanlarının dikkatini kendine çekiyor. Bağımsız devletimizin refah devrinde; Türkmen yazarlar, yayıncılar, ressamlar, besteciler, sahne ustaları, kültür ve sanat alanının diğer temsilcileri, görevlerini ortaya koyuyor. Genç üretici yetenekleri teşvik etme, destekleme ve sanat çalışanlarının saygınlığını artırmaya yönelik çabaları için, Kahraman Arkadıgımızın canı sağ olsun. Ömrü uzun olsun. Yürüttüğü tüm insanlık açısından önemli çalışmaları başarılara ulaşsın.


Bağımsızlık ve Türkmenistan’ın Ekonomik Başarıları


Bayramdurdy Tayharov

Türkmenistan’ın bağımsızlık yıllarında GSYİH 8,4 kat büyüdü. Ülke ekonomisinin kalkınması için tüm finansman kaynaklarından yapılan yatırımların tutarı yaklaşık 209 milyar ABD doları olmuştur. Bu fonların yüzde 66,6’sı yani 140 milyar ABD doları imalat sanayine ayrılmıştır. Bu dönemde 2891 büyük sosyal ve üretim tesisi devreye alındı.

İNSAN ODAKLI KALKINMA

Türkmenistan’da temel kalkınma hedefi insandır. Aynı zamanda insani gelişme düzeyi, gelişmiş bir toplumun değerlendirmesidir. Bu ilkelerin kapsamlılığı “İnsan için Devlet” tezinde kendini göstermektedir. Bunun ışığında, dünyanın gelişmiş ülkeleri ile paralel olarak tüketim oranının genişlemesine katkıda bulunan, insanların maddi refahında önemli bir iyileşme öngörülmektedir. Aynı zamanda, insan sermayesi sürekli ilerlemekte, bir toplumun gelişiminin manevi değeri artmaktadır. Ülke vatandaşlarının yüksek nitelikli işlerle meşgul olmaları için koşullar oluşturulmaktadır, bunun kaynağı ise sağlık, eğitim, bilim, kültür ve sporu geliştirmenin ilerici yönleridir. Ulusal ekonominin tüm sektörlerindeki maddi ve teknik ilişkileri kökten geliştirmek ve güçlendirmek için büyük ölçekli çalışmalar yürütülmektedir. Bu önlemlerin kapsamlı ve hedeflenen doğası, ulusal ekonominin tüm endüstrilerinde ve sektörlerinde sürdürülebilir üretim oranları sağlar. Temel bir ekonomik gösterge olan gayri safi yurtiçi hasıla büyümesinde ana hatlarıyla belirtilen olumlu eğilim korunmaktadır. Türkmenistan’ın bağımsızlık yıllarında GSYİH 8,4 kat büyüdü. Ülke ekonomisinin kalkınması için tüm finansman kaynaklarından yapılan yatırımların tutarı yaklaşık 209 milyar ABD doları olmuştur. Bu fonların yüzde 66,6’sı yani 140 milyar ABD doları imalat sanayine ayrılmıştır. Bu dönemde 2891 büyük sosyal ve üretim tesisi devreye alındı.

SANAYİ GELİŞİYOR

Şu anda ülke, ulusal ekonomiyi çeşitlendirmek için geniş çaplı çalışmalar yürütüyor. Ülkenin en zengin hidrokarbon rezervlerini yalnızca bir yakıt kaynağı olarak değil, aynı zamanda işleme endüstrisi için en önemli hammadde olarak kullanmaya yönelik önlemleri içeren ekonomik doktrinin uygulanması için kararlı adımlar atılıyor. Bu alanda önemli projeler yürütülmektedir. Yurtiçi kimya sanayi altyapısı içerisinde ihracata yönelik yeni üretim tesisleri başarıyla kurulmakta, işletmede köklü bir yeniden yapılanma ve yeni sanayi tesislerinin inşası devam etmektedir. Tüm bu önlemler, yurt içi mal ihracatı yelpazesinin artmasına ve çeşitlenmesine katkıda bulunmaktadır. Yeni üretim tesislerinin devreye alınması, nüfus için binlerce yeni, tamamen modernize edilmiş, yenilikçi işin oluşturulmasına olanak tanıyor. Bağımsızlık yıllarında Türkmenistan, olumlu ve etkili uluslararası diyalog kurma konusunda önemli ilerleme kaydetmiştir. Şu anda Türkmenistan, Birleşmiş Milletler’in kilit fonksiyonel birimleri ve Avrupa Birliği ülkeleri ile aktif bir diyalog sürdürmektedir. Bu alanda atılan kararlı adımlar, devletimizin küresel dış ekonomik işbirliği sisteminde yeni konumlara ilerlemesine ve gelişmiş dünya güçleri arasındaki rolünün güçlendirilmesine katkıda bulunmaktadır. Tüm bunlar, Avrupa kıtası da dahil olmak üzere küresel ölçekte ekonomik güvenliğin sağlanmasına ilişkin sorunların yapıcı çözümlerini belirlemektedir. Günümüzde yeni bir doğalgaz boru hattı olan “Türkmenistan-Afganistan- Pakistan-Hindistan” hattının inşası hızla devam etmektedir. Bu tür büyük ölçekli girişimlerin uygulanması, devletin daha fazla ekonomik ilerlemesi, uluslararası konumunu güçlendirmesi ve ihracat potansiyelini geliştirmesi için elverişli ön koşullar oluşturur.

ÖNCELİKLE İHRACAT

Dış ekonomik işbirliğindeki temel hedef eğilimlerden biri, devletin istikrarlı ilerlemesini teşvik etmektir. Türkmenistan’ın dış ticaret stratejisinin genel kapsamına gelince, ana hatlarıyla belirtilen öncelikler, uluslararası toplumun ilgili tüm temsilcileriyle karşılıklı yarar sağlayan işbirliğinin daha da derinleştirilmesini, ulusal ihracatın çeşitlendirilmesini, ihracat potansiyelinin arttırılmasını ve öncelikle ithalat yerine geçen işletmelerin sayısını artırarak üretime odaklanmıştır. Son yıllarda Türkmenistan, uluslararası, bölgesel ve kıtasal ölçekte stratejik olarak önemli ulaşım ve lojistik koridorlarının oluşturulmasındaki faaliyetlerini hızlandırıyor. Ülkemizin ulaştırma ve lojistik rotaları oluşturmak ve gelişmiş bir enerji transit altyapısı oluşturmak için ortaya koyduğu olumlu girişimler, küresel barış ve ilerlemenin çıkarlarını karşılamaya yönelik olup, ülkeler ve halklar arasındaki dostluk ve işbirliğinin derinleşmesine katkıda bulunuyor. Türkmenistan da uluslararası arenadaki prestijini yükseltmektedir. Devletimizin bu girişimlerin istikrarlı bir şekilde uygulanması konusundaki kararlılığı, dünya topluluğu tarafından Küresel Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine ulaşılmasında etkili bir faktör olarak görülmektedir.

POZİTİF TARAFSIZLIK

Türkmenistan’ın Saygıdeğer Devlet Başkanı tarafından ortaya konan yapıcı girişimler, dünya toplumu ve yabancı ortaklar tarafından sürekli olarak anlaşılmakta, takdir edilmekte ve desteklenmekte, çeşitli ülkeler ve önde gelen yabancı şirketlerle karşılıklı yarar sağlayan, eşit bir diyaloğun istikrarlı bir şekilde derinleşmesine katkıda bulunmaktadır. Türkmenistan, kendi uzun vadeli dış ekonomik stratejisini oluştururken, pozitif tarafsızlığın temel kural ve ilkelerine sıkı sıkıya bağlıdır. 2011 yılında, 2011-2030 yılları için Türkmenistan’ın bankacılık sisteminin geliştirilmesine yönelik Ulusal Program kabul edilmiştir. Bankacılık sistemini geliştirmeyi amaçlayan bu program, düzenleyici yasal çerçevenin iyileştirilmesi, uluslararası finansal raporlama modellerinin tanıtılması, teklif edilen hizmetlerin kapsamının genişletilmesi ve kalitesinin iyileştirilmesi ve ödeme sisteminin iyileştirilmesi gibi çok çeşitli eylemlerin önlemlerini sağlar. Bağımsızlık yıllarında Türkmenistan, uluslararası finans kuruluşları ile karşılıklı yarar sağlayan işbirliği kurmuştur. Şu anda Türkmenistan; Uluslararası Para Fonu, Dünya Bankası, Asya Kalkınma Bankası ve Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası gibi büyük uluslararası finans kuruluşlarıyla aktif olarak işbirliği yapmaktadır.


Kültür Halkın Kalbidir, Sanat Milletin Onurudur


Türkmen Devlet Kültür Enstitüsü Kültürel Miras Fakültesi “Kültürü Öğrenme’’ Anabilim dalı

Mahri Purchekova

Türkmen Devlet Kültür Enstitüsü Kültürel Miras Fakültesi “Kültürü Öğrenme’’ Anabilim dalı Magtymguly Türkmen Devlet Üniversitesinin Medeni hukuk anabilim dalı Mahri Purchekova Milli Liderimizin belirttiği gibi, kültürün kalkınması, sanatın gelişmesi toplumumuzun bütünlüğünü koşullandırıyor. Çünkü kültür halkın kalbidir, sanat milletin onurudur. Kaynağını Türkmen tabiatından, görkemini milletimizin sanat ilhamından alan milli kültürümüzün tarihi, çok kadimdir, derin manalıdır.

Saygıdeğer Devlet Başkanımızın çabası ile Bağımsızlık yıllarında ülkemizde kültür alanını geliştirmeye yönelik çok büyük çalışmalar hayata geçirildi. Ülkemizde bu sektörün çalışmasını geliştirmek için çok etkinlikler düzenlenerek, sektörün mevcut olanaklarından tam faydalanılıyor. Saygıdeğer Devlet Başkanımız, bilimin ve teknolojinin son kazanımlarına dayanarak, kültür sektörlerine dijital sistemi yerleştirmeye ilişkin talimatlar veriyor. Milli kültürel mirasımızın değerlerinin, geleneklerinin halkımıza yeniden ulaştırılması için elzem çalışmalar yapılıyor. Kültür ve sanat kurumlarının çalışması devamlı geliştirilerek, bu birimlerin çalışanlarının mesleki düzeyi artırılıyor. Tarihi ve kültürel anıtları düzenleme, restore etme ve koruma konusunda yürütülen çalışmalar verimli halde hayata geçiriliyor. Kahraman Arkadagımızın vurguladığı gibi, onlarda halkımızın özgün gelenekleri, Bağımsız devletimizin refah devrinin birliği ve sanatsal gücü açıkça ifade edilmektedir. Edebiyat, kültür ve sanat çalışanlarının, amatör şarkıcı gençlerin ve yetenekli çocukların arasında başlatılan “Türkmen’in Altın Asrı” sanat yarışması da, bu konunun önemini artırıyor.

Aziz diyarımızda düzenlenen kültürel etkinliklere, kültür ve sanat çalışanları etkin katılarak, başarıyla sahne aldılar. Onlar bu yıl 30. yıldönümü kutlanan kutsal Bağımsızlığımızın meyvelerini, merdane dedelerimizden miras kalan iyi niyetli geleneklerimizi, insani ilkelerimizi yaydılar. Ülkemizin tüm bölgelerinde düzenlenen etkinlikler özgün coşkusu ile hoş etki bıraktı.

Milli Liderimizin belirttiği gibi, kültürün kalkınması, sanatın gelişmesi toplumumuzun bütünlüğünü koşullandırıyor. Çünkü kültür halkın kalbidir, sanat milletin onurudur. Kaynağını Türkmen tabiatından, görkemini milletimizin sanat ilhamından alan milli kültürümüzün tarihi, halkımızın tarihi gibi çok kadimdir, şöhretlidir, derin manalıdır. Kahraman Arkadagımızın belirttiği gibi, milli mirasımız, halkımızın ebedi akıl ve irfan, fehim ve feraset terazisidir. Saygıdeğer Devlet Başkanımızın ‘Türkmen Kültürü’ adlı kitabında iki milyon yıla yakın süre önce Türkmen ülkesinde ilk yaşamın ortaya çıktığı, o dönemlerde insanın tabiat ile uyumlu yaşamanın dilini bulduğu belirtiliyor. İnsan, tabiatı korumayı, toprağı, suyu, bitki ve hayvan dünyasını koruyarak faydalanıp, ona hizmet etmeyi öğrenmiş. Milletimizin doğa ile uyumlu yaşamı, doğaya yakınlığı onun karakterinde, duygu ve fikirlerinde daha açık ortaya çıkıyor. Milli kültürümüzün dostluk ve kardeşliği, barışseverliği yaymada, Kahraman Arkadagımızın başlangıçları ile düzenlenen kültür etkinliklerinin önemi çok büyüktür. Kahraman Arkadagımızın belirttiği gibi kültür haftası; ülkemizin şarkıcılarının ve müzisyenlerinin, yazarlarının ve şairlerinin, sanatçılarının, kütüphane, müze, film, basın organlarının çalışanlarının, müzik, folklor, dans gruplarının, mesleki ustalıklarını dünyaya yayan sanat bayramıdır. Bu haftanın her yıl ülkemizin vilayetlerinin birinde düzenlenmesi de ayrı anlama sahiptir. Kahraman Arkadagımızın çabası ile Daşoguz vilayetinde de milli kültürümüzü geliştirmek ile ilgili geniş kapsamlı çalışmalar hayata geçiriliyor. Vilayetin şehirlerinde, ilçelerinde, köylerinde sanayi ve ziraat tesisleri, sağlık, spor, eğitim, sosyal amaçlı binalar ile birlikte kültür merkezleri ve köşk gibi kültürel binalar devamlı olarak inşa edilerek kullanıma veriliyor. Saygıdeğer Devlet Başkanımızın ‘Türkmen Kültürü’, ‘Ele Devlet Gelir İse…’, ‘Kültür Halkın Kalbidir’ gibi kitapları, ‘Alem İçinde Ad Dolaşır’, ‘Devlet Kuşu’ romanları, milli kültürümüzün saygınlığına söz ile dikilmiş büyük binadır. Böyle örnek çalışmalar, Bağımsız devletimizin milli mirasımızın yeniden canlandırılarak, korunduğunun kanıtıdır. Türkmen kültürünün okyanus gibi geniş dünyasını, şirin müziğini, coşkulu danslarını ve kadim inançlarını, oturaklı geleneklerini, derin manalı edebi halk sanatını, modern yaklaşımlı film ve tiyatro sanatının eserlerini birer birer göz önüne getirmek çok gurur vericidir. Devlet politikasının sonucunda kuyumculuğu, halıcılığı, dokumacılığı, mimarlığı, heykeltıraşlığı ve diğer alanları kendinde bir araya getiren Türkmen sanatı yeniden kalkınıyor.


Türkmenistan’da Büyük İpek Yolunun Ulaştırma – Haberleşme Alanındaki Rolü


Türkmen Devlet Üniversitesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı

Synykova Mahri Annanurowna

Saygıdeğer Devlet Başkanımız Büyük İpek yolunu yeniden canlandırarak, uluslararası ilişkilerde ekonomik, politik ve kültürel açıdan geliştirmeye büyük önem veriyor. Tarihin katlarından günümüze kadar ulaşan bu Büyük İpek yolu uluslararası işbirliğini geliştirmede de büyük öneme sahiptir.

Bağımsız devletimizin refah devrinde Saygıdeğer Devlet Başkanımızın iyi niyetli dış politikası temelinde dünya kamuoyu dostluk-kardeşlik ve işbirliği ilişkileri günden güne artıyor. Kahraman Arkadagımızın bölgede ve dünyada sürdürülebilir kalkınmayı sağlıyor. Uluslararası ilişkilerde dostluk-kardeşlik ve işbirliği ilişkilerini geliştirmede ve pekiştirmede Saygıdeğer Devlet Başkanımızın hediye ettiği kitaplarında beyanını buluyor. Özellikle de ‘Türkmenistan sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşma yolunda’, ‘Barış müziği, dostluk, kardeşlik müziği’, ‘Türkmenistan – Büyük İpek yolunun kalbi’ ve diğer muhteşem çalışmalarını örnek gösterebilir. Yani Saygıdeğer Devlet Başkanımızın ‘Türkmenistan – Büyük İpek yolunun kalbi’ adlı kitabında: ‘Büyük İpek yolu Doğunun ve Batının halklarının tarihinde elzem role sahip oldu diye belirtiyor [1]. Büyük İpek yolu Doğu ile Batı arasında tüm ilişkilerin köprüsü olarak hizmet vermiş. Türkmenistan coğrafik yerleşimi gereğince Türkmen tarihine baktığımızda kervansarayların geçtiği yolları Amul’un, Merv’in, Sarahs’ın, Abivert’in, Nusay’ın, Dehistan’ın üzerinden Çin’den Yakın doğuya kadar, Köneürgenç üzerinden Ortadoğu ülkelerinden Rusya’ya kadar, Zem’den (güncel adı Atamyrat) Hindistan’a kadar önemli ticaret yolları geçmiş. Ayrıca Çin-Maçin ile Akdeniz ülkelerini birleştiren Büyük İpek yolunun yönlerinde kervanların geçtiği tarihi yoldur.

ÜÇ ÖNEMLİ KARAR

Saygıdeğer Devlet Başkanımız Büyük İpek yolunu yeniden canlandırarak, uluslararası ilişkilerde ekonomik, politik ve kültürel açıdan geliştirmeye büyük önem veriyor. Tarihin katlarından günümüze kadar ulaşan bu Büyük İpek yolu uluslararası işbirliğini geliştirmede de büyük öneme sahiptir. Onu devrin modern talepleri gereğince ulaştırma-lojistik birimi uluslararası ekonomik sahaya girmesine en önemli koşulların birine dönüştü. Tarafsız Türkmenistan’da son yıllarda ulaştırma sektörünü hızlı geliştiren transit lojistik birimini oluşturan devlet olarak biliniyor. Bu bakış açısından Saygıdeğer Devlet Başkanımızın BM Genel Kurulunun oturumlarında yaptığı tarihi konuşmalarında ulaştırma-haberleşme alanına ait üç adet Karar kabul edildi. 19 Aralık 2014 tarihinde BM Genel Kurulu tarafından ‘Sürdürülebilir kalkınma için uluslararası işbirliğini geliştirmede ulaştırma-transit geçitlerinin rolü’ adlı Karar kabul edildi. Sonra 22 Aralık 2015 tarihinde BM Genel Kurulu tarafından ‘Sürdürülebilir çok yönlü ulaştırma transit geçitlerinin oluşturulmasına yardım etme amacıyla araçlarının tüm çeşitlerinin arasında tüm yönleriyle işbirliğinin sağlanmasına yönelik’ adlı 2. kez Kararname 85 devletin yazarlığında kabul edildi. Kararnamenin eş yazarları olarak Orta Asya ülkeleri, Asya-Pasifik okyanusu bölgesinin çok sayıda devletleri, Avrupa, Latin Amerika ve Afrika ülkeleri yer aldılar. Milli Liderimizin başlangıcı ile üçüncü kez 20 Aralık 2017 tarihinde BM Genel Kurulunun 72. Oturumunun 74. Meclisinde ‘Sürdürülebilir kalkınma hedeflerini hayata geçirmekle ilişkili olarak araçların tüm çeşitlerinin bağlantısını pekiştirme’ adlı Kararnameyi milletler birliğinin üye ülkelerinin tümü oybirliğiyle desteklediler.

DENİZ LİMANININ ÖNEMİ

Hayata geçirilen çalışmaların sonucunda Şubat 2018 tarihinde Türkmenistan BM’nin 2019-2020 yılları için Avrupa Ekonomik Topluluğunun iç araç ile ilgili komitesinin üyeliğine seçildi. Ulaşılan büyük aşamalar arasında Hazar’ın kenarındaki Türkmenbaşı şehrinde yeni uluslararası deniz limanının inşa edilmesi bunun açık kanıtıdır. Bu yollar aracılığıyla taşınacak yükler doğudan Çin-Maçindan yola çıkarak, sonunda Avrupa’ya ulaştırılacak veya Fars körfezinin üzerinde Arap yarımadasındaki ülkelere ulaşması gereken yükler Türkmenbaşı uluslararası deniz limanından çeşitli yönlere gönderilecek. Ulaştırma alanında ulaşılan aşamalar arasında Asya’nın büyük projesi – Türkmenistan- Afganistan-Tacikistan demiryolu hattı Asya bölgesinin devletleri arasında önemli uluslararası ulaştırma seferlerinde önemli sistem olarak hizmet veriyor. Bu demiryolu Asya uluslararası demiryolu geçidinin esas parçasından biridir. Böylece, Türkmenistan- Afganistan-Tacikistan demiryolu Asya demiryolu geçidinin sıradaki ‘Altın halkasına’ o ise kendi sırasında dev kıtanın iki parçasını – Avrupa’yı ve Asya’yı birleştiren ulaştırma bağlantılarının uluslararası sisteminin önemli parçasına dönüşecek. Ayrıca, büyük uluslararası projeler arasında ‘Kuzey-Güney’ uluslararası geçidinin önemli birimi olan, Kazakistan-Türkmenistan- İran transmilli demiryolunu gösterebiliriz.

DOSTLUK PEKİŞECEK

Bu yol İran üzerinden Fars körfezine, diğer taraftan Kazakistan üzerinden Avrupa ile Çin’e kadar, Batı tarafta ise Baltık denizine kadar mesafede demiryolları aracılığıyla bağlantıyı geliştirmeye olanak verecek. Saygıdeğer Devlet Başkanımızın Büyük İpek yolunu yeni devrin taleplerine uygun olarak yeniden canlandırmaya yönelik yürüttüğü politika uluslararası ilişkilerde tarihi bütünlükte öğrenmekle birlikte yeni tarihi dönemde bu ilke kendi görevlerinin devrin taleplerine uygun olarak başlatmada layık role sahiptir. Bunların dışında, bu demiryolu sistemi devletlerin ve halkların arasında dostluk, karşılıklı anlaşma ve güven ilişkilerini daha da pekiştirecek. Bunun sonucunda üretim-teknolojik sistemde ulaştırma sisteminin rolü artıyor, uluslararası yük taşınmasının hacminin epey artmasına sebep olacak. Türkmenistan’da demiryolu aracı büyük sektörlerin birisi, üretim ve sosyal biriminin esas parçasıdır. Dış ekonomik ilişkileri sağlamak ve uluslararası ticareti geliştirmek için ürünlerin zamanında ve salim ulaştırılması ulaştırma sistemi ile sağlanıyor.

DEMİRYOLU HAMLESİ

Ulaştırma sisteminin demiryolu sisteminin tarihine bakarsak, ilk demiryolu 1880 yılında Hazar denizinin doğu tarafından Mihayliski koyunda Molla-Gara’ya kadar inşa ediliyor, sonra 1881 yılında demiryolunun inşa edilmesi Gizyl-Arwat şimdiki Serdar şehrine kadar inşa ediliyor. Türkmenistan için esas ekonomik önemli role sahip oluyor. 1885-1886 yılında demiryolunun devamı büyük şehirlere kadar inşa ediliyor, onlarda Gökdepe, Aşkabat, Tejen, Mary, Lebap şehirlerine ulaşıyor. 1888 yılında demiryolunun inşaatı Semerkant’a geliyor, ayrıca 1898 yılında Taşkent’e kadar inşa ediliyor. Bağımsızlığımızı aldığımız ilk günlerden itibaren birçok yeni demiryolları açılıyor, onlardan Tahiataş (Şaher Özbekistan)-Köneürgenç-Saparmurat( Daşoguz), Türkmenabat-Atamyrat-Kerki, Tejen- Sarahs, Aşkabat-Daşoguz, bunların hepsi bir bütün yola dönüştü. Türkmen demiryolu sistemi ilk ana hat lokomotifi olmuştur. Günümüzde ülkemizin demiryolu aracı yüklerin büyük hacminin taşınması ve yolcuların taşınmasını sağlıyor. Bunun için milli ekonomimizin önemli sefer sistemidir.


Türkmenistan’ın Ulaştırma Sektörünün Gelişimi


Türkmenistan Dışişleri Bakanlığı Uluslararası İlişkiler Enstitüsü Kıdemli Öğretim Görevlisi

Maya Orazova

Türkmenistan Devlet Başkanı’nın ulaşım güvenliğini sağlamaya, modern ve yüksek teknolojili transit ve ulaşım altyapısının oluşturulmasına yönelik girişimleri çok yerinde görünüyor. Güvenli bir uluslararası ulaşım altyapısının oluşturulması, küresel sürdürülebilir kalkınmanın temel faktörlerindendir.

2021 yılında Türkmenistan bağımsızlığının 30. yılını kutluyor. Ülkemiz egemenliğini kazandığından beri bir dizi reformları, büyük ölçekli programları ve uluslararası öneme sahip projeleri hayata geçirmektedir. Dünya topluluğunun tam teşekküllü üyesi olarak, Türkmenistan son yıllarda düzenli olarak zamanımızın acil sorunlarını çözmeyi amaçlayan önemli uluslararası girişimleri ortaya koydu ve uluslararası güvenlik ve barışın sağlanmasına katkıda bulundu, bu da elbette ülkemizin uluslararası arenadaki prestijini artırıyor. Türkmenistan’ın uluslararası işbirliği çok yönlü, tutarlı ve uzun vadeli yapıya sahiptir. Bu ulusal önceliklere, devletimizin deneyimine dayanmaktadır ve barış ve güvenliği korumak ve geliştirmek için uluslararası çabalara somut, pratik ve anlamlı bir katkı sağlamayı, sürdürülebilir kalkınma için elverişli koşullar oluşturmayı amaçlamaktadır ve bunlar genel olarak ülkenin vatandaşlarının tam yaşamına katkı sağlamak üzere tasarlanmıştır.

AÇIK KAPILAR POLİTİKASI

Türkmenistan’ın 2017-2023 Dış Politika Konsepti, yalnızca Türkmenistan’ın ulusal çıkarlarının korunmasına katkıda bulunmak için değil, aynı zamanda bölgede ve ötesinde barış, güvenlik ve kalkınmanın teşvik edilmesine ve güçlendirilmesine pratik bir katkı sağlamak üzere tasarlanmıştır. Konseptin geliştirilmesine doğrudan katılan Devlet Başkanı, sırayla ulusal ulaştırma sektörünün daha da geliştirilmesini ve rekabet gücünün elde edilmesini amaçlayan ulaştırma diplomasisini oluşturma ihtiyacına dikkat çekti. Türkmenistan’ın ülkenin ekonomik gücünü güçlendirmeyi amaçlayan aktif dış ekonomi politikası, devletimizin büyük ölçekli uluslararası projeleri hayata geçirmesine olanak sağlıyor. Bu bağlamda Devlet Başkanı, diğer devletlerle çok yönlü etkileşimin çeşitlendirilmesine büyük önem vermektedir. Başarıyla izlenen “açık kapılar” politikasının pratik uygulaması, küresel pazarın büyük sektörlerini en ekonomik rotalara bağlayan yeni kıtalararası ulaşım ve iletişim koridorları yaratmayı amaçlayan büyük ölçekli projelerin tutarlı bir şekilde uygulanmasıdır.

BÜYÜK KATKI SAĞLAYACAK

Bu açıdan, Türkmenistan Devlet Başkanı’nın ulaşım güvenliğini sağlamaya, modern ve yüksek teknolojili transit ve ulaşım altyapısının oluşturulmasına yönelik girişimleri çok yerinde görünüyor. Kapsamlı ve eşit derecede önemli, güvenli bir uluslararası ulaşım altyapısının oluşturulması, küresel sürdürülebilir kalkınmanın temel faktörlerinden biridir. Eylül 2014’te Aşkabat’ta düzenlenen “Uluslararası işbirliği ve sürdürülebilir kalkınmanın sağlanmasında transit ve ulaşım koridorlarının rolü” uluslararası üst düzey konferansında konuşan Türkmenistan Devlet Başkanı şunları söyledi: “Türkmenistan ikna oldu: 21. yüzyılın küresel ulaştırma stratejisi bir entegrasyon atılım stratejisidir, coğrafi ve altyapısal kabiliyetlerin, devletlerin ve bölgelerin teknik ve teknolojik potansiyelinin birleştirilmesidir”. Devlet Başkanı ayrıca, büyük ölçekli ve birleşik ulaşım ve transit koridor yapılarının oluşturulmasına yönelik teklifin jeopolitik, jeo-ekonomik öneminin, yalnızca koordineli bir uluslararası ve bölgeler arası deniz, nehir sisteminin geliştirilmesine katkıda bulunmayıp, aynı zamanda, karayolu, demiryolu ve hava yollarının yanı sıra her bir ulaşım türünün avantajlarının uyumlaştırılmasına ve etkin kullanımına da katkı sağlayacağını vurguladı.

AŞKABAT DEKLARASYONU

Konferansın bir sonucu olarak, bu alanda işbirliği için kriterleri geliştirme ihtiyacının anlaşılmasını yansıtan Aşkabat Deklarasyonu kabul edildi. Birleşmiş Milletlerin çalışmalarında yeni öncelikler sağlayan belge, 19 Aralık 2014’te kabul edilen BM Genel Kurulunun “Sürdürülebilir kalkınma için uluslararası işbirliğinin sağlanmasında ulaşım ve transit koridorlarının rolü” Kararının geliştirilmesi için temel oluşturdu. Bu belge 66 devlet tarafından ortaklaşa yazılmıştır. “Sürdürülebilir çok modelli transit koridorlarını teşvik etmek için tüm ulaşım modelleri arasında kapsamlı işbirliğine doğru” başlıklı BM kararı, 22 Aralık 2015’te Genel Kurul tarafından kabul edildi. Belgeye 85 ülke ortak destekçi oldu. Ayrıca, 20 Aralık 2017’de, “Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine ulaşmak için tüm ulaşım modelleri arasındaki bağlantıların güçlendirilmesi” başlıklı üçüncü BM Kararı kabul edildi. Belge 74 devlet tarafından ortaklaşa yazar olarak hazırlanmış. Bu belgeler, Türkmen diplomasisinin ulaştırma alanındaki başarısının kanıtı ve teyidi olarak işlev görmektedir. Unutulmamalıdır ki, kararlar Birleşmiş Milletler’in ulaştırma alanındaki ilk uluslararası belgeleridir.

KARAYOLLARI BÜYÜYECEK

Ülkemizin başarılı kalkınması için çağın gereksinimlerini karşılayan multimodal karayollarının oluşturulması gerekmektedir. Kıtanın ana karayollarının kavşağında bulunan Türkmenistan’ın coğrafi konumunun avantajları, Avrasya’nın stratejik transit koridorları için ülkemizde oluşturulan multimodal taşımacılık sistemini bölge ülkelerinin tümüne kullanma fırsatı sunuyor. Ülkemizin Kuzey-Güney, Batı-Doğu yollarının kavşağında bulunan eşsiz coğrafi konumu, bölgeler arası öneme sahip ulaşım altyapısının gelişmesine katkıda bulunmaktadır. Sürdürülebilir Kalkınma için 2030 Gündeminin amaç ve hedeflerine ulaşmada ulaşım ve hareketliliğin önemi açıktır. Bunları takiben ülkemiz, Devlet Başkanının ortaya koyduğu girişimlerin hayata geçirilmesi için gerekli tedbirleri almaktadır. Devlet Başkanı, özellikle BM Avrupa Ekonomik Komisyonu (ECE), BM Asya ve Pasifik Ekonomik ve Sosyal Komisyonu (ESCAP) ve Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Birliği (IRU) olmak üzere uzmanlaşmış BM yapıları ile ulaştırma alanındaki etkili ilişkileri yoğunlaştırma ihtiyacına dikkat çekiyor. Söz konusu uluslararası yapılarla etkin işbirliği çerçevesinde, Orta Asya’da model bir otoyol oluşturma olanaklarının tartışılması önerildi. Türkmenistan Devlet Başkanı’nın girişimlerinin uygulanmasının etkinliği, BM’nin Kasım 2016’da Aşkabat’ta Sürdürülebilir Ulaşım Konulu Küresel Konferansı düzenleme kararına temel oluşturdu. Konferans çerçevesinde Nihai Belge imzalandı. Türkmenistan’da böylesine önemli bir etkinliğin düzenlenmesi, ülkemizin yüksek uluslararası otoritesinin ve Devlet Başkanının BM Genel Kurulu kürsüsünden dile getirilen ve ulaştırma ve haberleşme sektöründe karşılıklı yarar sağlayan ortaklığı optimize etmeyi amaçlayan yapıcı girişimlerinin evrensel olarak tanınmasının bir başka kanıtıdır.

BÜYÜK ÖLÇEKLİ PROGRAM

Konferansa devlet ve hükümet başkanları, birçok ülkenin parlamento başkanları, yetkili uluslararası kuruluş ve yapıların temsilcileri – Birleşmiş Milletler ve onun önde gelen Komisyonları ve uzman kuruluşları, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), Ekonomik İşbirliği (ECO), Şanghay İşbirliği Örgütü (SCO), Bağımsız Devletler Topluluğu (CIS), Avrupa Komisyonu Avrupa Komisyonu Ulaştırma Bürosu, Uluslararası Karayolu Taşımacılığı Birliği (TRU) ve diğer uluslararası kuruluşlar katıldılar. Türkmenistan’ın sadece ulusal düzeyde değil, aynı zamanda uluslararası düzeyde de ulaşım altyapısının oluşturulması, geliştirilmesi ve modernizasyonu için büyük ölçekli bir program uyguladığı belirtilmelidir. Ülke karayolları, kavşaklar, köprüler inşa ediyor. İyi bir örnek, yeni demiryollarının açılmasıdır. Kazakistan- Türkmenistan-İran, Kerki-Ymamnazar-Akina, Serhetabat-Turgundi demiryolları, Türkmenistan’ın iyi komşuluk ilişkilerinin gelişmesine, bölgesel ve dünya ekonomik ilişkiler sistemine entegrasyonuna önemli katkısının açık bir örneğidir. Akina-Andhoy demiryolu, Kerki (Türkmenistan) ve Şibirgan (Afganistan) enerji hatları ile Ymamnazar uluslararası fiber optik iletişim hattının – Akina ve Serhetabat-Turgundi sloganı “Türkmenistan – Barış ve Güvenin Vatanı” olan 2021 yılının 14 Ocak tarihinde Türkmenistan Devlet Başkanı ve Afganistan Devlet Başkanı’nın katılımıyla kullanıma açılması, devletlerarası işbirliğinin mükemmel bir örneği oldu.

5 TARAFLI ANLAŞMA

Afganistan-Türkmenistan-Azerbaycan-Gürcistan- Türkiye devletlerini birleştiren uluslararası ulaşım koridoru olan “Lazurit”, Büyük İpek Yolu’nun modern formatında kilit bir bağlantı olarak özellikle belirtilmelidir. 14-15 Kasım 2017 tarihlerinde VII Afganistan Bölgesel Ekonomik İşbirliği Konferansı (RECCA VII) çerçevesinde bu uluslararası ulaştırma koridorunun oluşturulmasına ilişkin beş taraflı bir anlaşma imzalandı. Bu projenin uygulanması, Orta ve Güney Asya bölgeleri, Hazar kıyıları, Karadeniz ve Akdeniz dahil olmak üzere geniş bir jeo-ekonomik çerçevede işbirliğinin güçlendirilmesine katkıda bulunacaktır. Birçok ülkenin ilgilendiği Avrupa-Kafkasya-Asya (TRASECA) ulaşım koridoru, ulaşım alanında üretken uluslararası işbirliğinin canlı bir örneği olarak adlandırılabilir. 2 Mayıs 2018’de Türkmenbaşı kentindeki Uluslararası Deniz Limanı faaliyete açıldı ve bu da yeni ticaret yolları için umut verici fırsatlar sunuyor. Liman, TRASEKA güzergahının ana noktası olarak belirlendi. Ülkenin endüstriyel yola geçişi, dış ekonomik ilişkilerin niteliksel olarak yeni formatta geliştirilmesi, endüstriyel sektörlerin öncelikli büyümesini ve bir bütün olarak ülke ekonomisinin modernleşmesini teşvik eder, bu da sadece komşularla değil, aynı zamanda BDT dışı ülkelerle de etkileşim aralığının genişlemesi anlamına gelir. . Bu bağlamda, Devlet Başkanının izlediği politika, Türkmenistan’ın “Küresel düşün – yerel hareket et” ilkesiyle sonuçlanmış net bir stratejisini göstermektedir.

MODERN HAVALİMANI

Eylül 2016’da ülkemizde modern teknoloji ile donatılmış Aşkabat Uluslararası Havalimanı hizmete açıldı. Yeni havalimanı, ülkenin ulaşım ve lojistik sektörünün önemli bir parçasıdır. Bildiğiniz gibi, “Türkmenhavayolları” Devlet Ulusal Servisinin havalimanına dünyanın önde gelen üreticilerinden uçaklar sağlanmaktadır. 23 Haziran 2021’de Lebap vilayetinin Kerki şehrinde Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguly Berdimuhamedov’un katılımıyla Uluslararası Havalimanı hizmete açıldı. Açılış töreninde konuşan Türkmenistan Devlet Başkanı, “Vilayetin büyük bir sanayi merkezi olan Kerki şehrinde Uluslararası Havalimanı’nın inşası, yerli sivil havacılığın olanaklarını genişletecek, yüksek düzeyde yolcu ve kargo havayolu taşımacılığının hayata geçirilmesine katkı sağlayacak, bölgede turizmin gelişmesi için uygun koşullar oluşturacak ve komşu ülkelerle ekonomik işbirliğini artıracaktır. ” Türkmenistan’ın sivil havacılığı bugün Aşkabat, Türkmenbaşı, Türkmenabat, Mary ve Kerki’deki uluslararası havaalanlarının yanı sıra diğer şehirlerdeki havaalanlarını içermektedir.

HAZAR’IN ÖNEMİ

Belirtildiği gibi, Türkmenistan, kuruluşların uluslararası ve bölgeler arası entegrasyonu platformunda Avrasya’da çok modlu uluslararası ulaşım koridorlarının oluşturulması için düzenli olarak önerilerde bulunmaktadır. Bu açıdan Hazar Denizi’nin ulaşım ve transit koridorlarının olanakları büyük önem taşımaktadır. Böylece, Asya ve Avrupa’nın kavşağında güçlü bir lojistik merkez haline gelen ve hem deniz hem de karayolu, demiryolu ve hava taşımacılığını kullanarak kargo akışlarını koordine eden Türkmenbaşı şehrinde Uluslararası Deniz Limanı oluşturuldu. Bu alandaki bir diğer önemli proje ise Asya Uluslararası Ulaştırma Koridoru’nun oluşturulmasına katkı sağlayacak Türkmenistan-Afganistan-Tacikistan demiryolunun yapımıdır. Projeye katılan ülkelerin topraklarından ve Kırgızistan’dan geçen bu ana yolun, Çin’in dallı demiryolu ağına ve onun üzerinden Asya-Pasifik bölgesinin pazarlarına gireceği varsayılmaktadır. Genel olarak, Türkmenistan Devlet Başkanı tarafından izlenen tüm dış politika stratejisi, hem kalıcı pozitif tarafsızlığa hem de sadece kendi ülkeleri için değil komşuları için de barış, istikrar ve refah için çabalayan Türkmen halkının asırlık geleneklerine dayanan, sağlam bir temele sahiptir. Bu bağlamda 2021, ülkemizin dış ve iç politika tarihinin en başarılı yıllarından biri olarak bağımsız Türkmenistan’ın tarihine geçecektir.

Bu haberlere de göz atın

Yazarın diğer haberleri

+ There are no comments

Add yours