2018 Yılında Başlatılan Reform Çalışmaları, Semeresini Verdi


Özbekistan Dosyası


FERUZBEK DAVLETOV
Araştırmacı, CERR

Özbekistan ekonomik alanda büyük bir dönüşüm gerçekleştirdi

Orta Asya’nın parlayan yıldızı Özbekistan, 2018 yılında başlattığı reform çalışmalarıyla ekonomide büyük bir dönüşüm gerçekleştirdi.
Tarımdan enerjiye, bankacılıktan turizme birçok sektörde yeni atılım başlatan Özkebistan Hükümeti, yabancı yatırımcılara kapılarını açtı.
IMF’ye göre GSYİH artışı 2018’de %5.4 ve 2019’da da %5.6 idi. Bu gösterge 2020 yılında pandemiden kaynaklanan %0.7 seviyesine düştü. Buna rağmen, IMF 2025’e kadar GYSİH artışının %5.5-6 aralığında olmasını öngörüyor. Özbekistan, 2020 yılında BDT (Bağımsız Devletler Topluluğu) ülkeleri arasında pozitif yükselişini koruyan üç ülkeden biri.
Özbekistan’ın kişi başına düşen GSYİH’si 2018’de 1.540 dolardan 2019’da 1.740 dolara yükseldi. Tüketici fiyatlarındaki yıllık yüzde değişimi (enflasyon) 2018’de %17.5 idi ve 2019’da %14.5’e düştü. IMF tahminlerine göre 2025 yılında %5,1’e kadar düşmesi bekleniyor.
Özbekistan, yıllık 100 ton üretimiyle dünyanın dokuzuncu en büyük altın üreticisi ve dünyadaki yedinci uranyum üreticisidir (dünya üretiminin %3,9’u olan yılda 2385 ton). Özbekistan her geçen yıl doğrudan pamuk lifi ihracatını azalttı. Bugün, Özbek şirketleri tekstil ürünlerini dünya genelinde 50’den fazla ülkeye ihraç ediyor.

İki yılda bir yayınlanan ve ülkenin genel görünümünü ve imajını değerlendiren Bertelsmann Transformation Index (BTI)’ nın Alman versiyonu Bertelsmann Stiftung, uluslararası öneme sahip bir araştırma kuruluşudur. Kuruluş, yayınladığı endeks raporunda amacı şu sözlerle açıklıyor: Ülkedeki demokrasi oluşumu ve ekonomik liberalleşme süreçlerini analiz etmek. Nihai endeks; siyaset, ekonomi ve kamu yönetimi alanlarındaki dönüşümü yansıtan üç alt göstergeden oluşmaktadır. Endeks değerlendirme süreci bölgesel ve ulusal düzeylerde 300’den fazla uzman katılımıyla gerçekleşiyor.

BTI, son iki yılda Özbekistan’da gerçekleşen değişiklikleri web sitesinde şu şekilde yayınladı: “Cumhurbaşkanı Mirziyoyev’in eşi benzeri görülmemiş reformları hem ülkede hem de bölgede yeni bir siyasi, sosyal ve ekonomik ortam oluşturdu.”

Özbekistan’ın bu tür uluslararası derecelendirmelerdeki konumunu iyileştirmek, son birkaç yılda toplumun ve devletin tüm alanlarında niteliksel dönüşümleri yansıttığı için özel bir önem taşıyor. Bu makalede Özbekistan’ın sosyoekonomik alanındaki son dönemdeki kilit dönüşümleri analiz etmeye çalışacağız.

ÖZBEKİSTAN, BÜYÜK EKONOMİK BİR PERFORMANS GÖSTERDİ

Bertelsmann Transformation Index (BTI) tarafından 2020 yılı için yayınlanan rapora göre Özbekistan, en son yayınlanan 2018 raporuyla karşılaştırıldığında performansında büyük bir gelişme kaydetti. Özellikle bileşik endeks, 2018 yılında 3.73 puan iken, 2020 yılında 4.08 puana yükseldi, ekonomik dönüşüm göstergesi de 0.25 puan yükselerek 4.54 puana ulaştı.

IMF’ye göre GSYİH artışı 2018’de %5.4 ve 2019’da da %5.6 idi. Bu gösterge 2020 yılında pandemiden kaynaklanan %0.7 seviyesine düştü. Buna rağmen, IMF 2025’e kadar GYSİH artışının %5.5-6 aralığında olmasını öngörüyor. Özbekistan, 2020 yılında BDT (Bağımsız Devletler Topluluğu) ülkeleri arasında pozitif yükselişini koruyan üç ülkeden biri.

Özbekistan’ın kişi başına düşen GSYİH’si 2018’de 1.540 dolardan 2019’da 1.740 dolara yükseldi. Tüketici fiyatlarındaki yıllık yüzde değişimi (enflasyon) 2018’de %17.5 idi ve 2019’da %14.5’e düştü. IMF tahminlerine göre 2025 yılında %5,1’e kadar düşmesi bekleniyor.

Asya Kalkınma Bankası verilerine göre, cari hesap bakiyesi 2018’de GSYİH’nın -%7,1’i ve 2019’da GSYİH’nın -%5,6’sı idi. 2019 yılında toplam altın ve döviz rezervleri 2018 yılına göre 2 milyar dolar artış göstererek 29,2 milyar dolar oldu. Özbekistan 2019 yılı sonunda altın ve döviz rezervleri açısından BDT ülkeleri arasında 2., dünyada ise 48. sırada yer aldı.

Özbekistan Cumhuriyeti Merkez Bankası’na göre 2019 yılı sonunda toplam dış borç 24,5 milyar dolardı. Bu borcun 15,8 milyar doları devlete, 8,7 milyar doları ise özel sektöre ait. 2019 yılında kamu borcunun GSYİH’ye oranının %30,6 olduğu ve IMF’nin Özbekistan için önerdiği %60 eşik seviyesinin altında kaldığı unutulmamalıdır. Ayrıca, Özbekistan’ın mal ve hizmet ihracatı ile ilgili toplam dış borcunun ödenmesi, 2018’deki %19,5’ten 2019’da %15,2’ye geriledi. Mal ihracatı ılımlı bir hızda büyümeye devam ettiğinden, bu katsayının gelecekte sabit kalması bekleniyor; 2018’de -%11,4, 2019’da -%28,6, 2020’de pandemi nedeniyle -%13,4 düşüş oldu. Ancak 2021’de %25 civarında olacağı tahmin ediliyor. Yukarıdaki makroekonomik göstergeler Özbekistan’ın ekonomik kalkınmasının sürdürülebilir doğasını yansıtıyor.

ÖZBEKİSTAN, DÜNYANIN 7’İNCİ BÜYÜK URANYUM ÜRETİCİSİ

Özbek ekonomisinin istikrarlı hale gelmesinde başka faktörler de etkili oldu. Özbekistan, yıllık 100 ton üretimiyle dünyanın dokuzuncu en büyük altın üreticisi ve dünyadaki yedinci uranyum üreticisidir (dünya üretiminin %3,9’u olan yılda 2385 ton). Özbekistan her geçen yıl doğrudan pamuk lifi ihracatını ürünlerini dünya genelinde 50’den fazla ülkeye ihraç ediyor. Son yıllarda, yabancı yatırımların aktif olarak iç ekonominin çeşitli sektörlerinde yer alması sağlandı. Yatırım ve Dış Ticaret Bakanlığı verilerine göre, 2020 yılında doğrudan yabancı yatırımların hacmi 6,6 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu hacme ulaşılmasında 38 bin istihdam sağlayan, 197 büyük projeden oluşan Yatırım Programı’nın uygulanması büyük rol oynadı. 2021’de doğrudan yabancı yatırımının 7,5 milyar dolara yükselmesi bekleniyor.


ÖZBEKİSTAN’DA YOKSULLUK AZALTILDI

Devam eden sosyo-ekonomik politikadaki yeni ve önemli bir faktör, ülke liderliğinin siyasi iradesini yansıtan, yoksulluğun azaltılmasına ilişkin büyük ölçekli bir programın başlangıcıdır. Dünya Bankası uzmanlarına göre, 2018 yılında Özbekistan’daki yoksulluk seviyesi, 3,2 dolarlık uluslararası kriterde %9,6 seviyesindeydi. Semerkant, Surkhandarya, Syrdarya, Andican bölgelerinde ve Karakalpakistan Cumhuriyeti’nde aynı kritere göre nispeten yüksek yoksulluk seviyeleri gözlemlenmiştir.

Özbekistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı 24 Ocak 2020’de Parlamentoya Mesajında (Oliy Majlis) ülke tarihinde ilk kez yoksulluk konusunu gündeme getirdi. Shavkat Mirziyoyev, “Çeşitli tahminlere göre bu rakam %12-15” dedi. “Ülkemizin 4-5 milyon vatandaşından bahsediyoruz.” Mesajda ayrıca, yoksulluğun azaltılmasının, girişimcilik faaliyetlerini teşvik etmekten nüfusun yeteneklerini ve potansiyelini harekete geçirmeye kadar kapsamlı bir ekonomik ve sosyal politikanın uygulanmasını gerektirdiği belirtildi. Bu bağlamda, Dünya Bankası ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı dahil olmak üzere uluslararası kuruluşlarla ortaklaşa bir Yoksulluğu Azaltma Programı geliştirilmesi önerildi.

Cumhurbaşkanı Mirziyoyev, Mart 2020’de, nüfusun standart ve yaşam kalitesinde bir iyileştirme sağlayan, istikrarlı istihdam oluşturacak, ekonominin tüm dallarının ve alanlarının rekabet gücünü artırmak için gerekli koşulları gerçekleştirecek “Ekonomik kalkınma ve yoksulluğun azaltılması alanında devlet politikasını önemli ölçüde güncellemeye yönelik tedbirler hakkında” bir Kararname imzaladı. Özellikle Özbekistan Cumhuriyeti Ekonomi ve Sanayi Bakanlığı, Özbekistan Cumhuriyeti Ekonomik Kalkınma ve Yoksulluğu Azaltma Bakanlığı’na dönüştürülerek, tüm paydaşların katılımıyla Yoksulluğu Azaltma Programı geliştirilmesi öngörülüyor. Özbekistan’da Yoksulluğun Azaltılması Konsepti için bir taslak halihazırda geliştirildi. Bu taslak, uluslararası deneyimler çerçevesinde yoksulluk düzeylerini hesaplama kriterleri ve yoksulluğun azaltılması için etkili araçları içeriyor.

Aynı zamanda, Ekonomik Araştırma ve Reformlar Merkezi (CERR), Taşkent bölgesinin Buka ve Chinaz ilçelerinde yoksulluğu azaltmak, nüfusun düşük gelirli ve zayıf kesimlerini desteklemek için bir pilot proje uyguladı. Çalışma, yoksulluk üzerine ekonomi alanında Nobel Ödülü kazananların metodolojisine dayanıyordu – A. Banerji ve E. Duflo, ayırt edici bir özelliği yoksulluğa karşı mücadelenin kapsamlılığıdır. Yoksulluğa karşı mücadele için tanınmış uluslararası yöntemlere geçiş, ülkedeki yoksulluğun başarılı bir şekilde ortadan kaldırılmasına kesinlikle katkıda bulunacaktır.


REKABETİN GELİŞTİRİLMESİ İÇİN ANTİ TEKEL DÜZENLEMELERİ YAPILDI

Tekelcilik karşıtı politikalar ve rekabetin teşviki alanında da pek çok gelişme yaşandı. 2019’un başında, Özbekistan Cumhuriyeti özelleştirilen işletmelerin teşviki ve rekabetin geliştirilmesi Devlet Komitesi temelinde üç bağımsız kurum oluşturuldu. Bunların arasında, tekel karşıtı düzenleme için tüm yetkilere devredildi. Uluslararası uygulamalara uygun olarak diğer devlet yapılarından bağımsız olan Özbekistan Cumhuriyeti Tekel Karşıtlığı Komitesi bulunuyor. Yeni komite şimdiden birçok iş gerçekleştirdi. Örneğin, yalnızca 2020 yılında, 32 adet normatif yasal düzenleme taslağı geliştirildi. 3639 kamu ihale pozisyonunun prosedürleri incelendi. 528 yasa tasarısının rekabet üzerindeki etkisi değerlendirildi. 958,8 milyar som, hakim konumların kötüye kullanılması nedeniyle geri ödendi.

HAKSIZ REKABET ÖNLENMESİ İÇİN SİSTEM OLUŞTURULDU

Ayrıca yeni komite yapısında, çeşitli alanlarda haksız rekabet vakalarının tespit edilmesi, kamu ihaleleri ve ihaleler sırasında kanun ihlallerinin tespit edilmesi ve emtia ve finans piyasalarının incelenmesi için bir sistem oluşturuldu. Ayrıca, 2021’den başlayarak, komite Uzbekistan Airways JSC, UzAuto motors JSC gibi dokuz büyük devlete ait işletmede pilot modda tekel karşıtı uyumluluk getirmeyi planlıyor. Tekel karşıtı uyum, bir işletmenin dahili bir eylemi tarafından sağlanan ve tekel karşıtı mevzuatın gerekliliklerine uymayı amaçlayan bir dizi yasal ve örgütsel önlemdir. Başka bir deyişle, uyum, şirket içinde çeşitli suçların azaltılmasına yardımcı olan bir risk yönetim sistemi olarak anlaşılabilir. Benzer bir sistem diğer ülkelerde de yaygın olarak uygulanıyor. Örneğin, devlete ait işletmelerin ülkenin GSYİH’sinin %30’unu oluşturduğu Çin’de.

Yatırım ve Dış Ticaret Bakanlığı verilerine göre, 2020 yılında doğrudan yabancı yatırımların hacmi 6,6 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu hacme ulaşılmasında 38 bin istihdam sağlayan, 197 büyük projeden oluşan Yatırım Programı’nın uygulanması büyük rol oynadı. 2021’de doğrudan yabancı yatırımının 7,5 milyar dolara yükselmesi bekleniyor.

DIŞ TİCARETİN SERBESTLEŞTİRİLMESİ İÇİN ADIMLAR ATILDI

Tarife dışı engellerin kaldırılması, özel tüketim vergileri ve ulusal para biriminin çevrilemezliği dahil olmak üzere dış ticaretin serbestleştirilmesi yönünde önemli adımlar atıldı. Ticaretin kolaylaştırılmasında da önemli değişiklikler oldu. Örneğin, ihracatçılar ihracat sözleşmeleri olmadan faaliyet gösterme hakkı elde ettiler. Diğer önlemler arasında% 50’ye varan ihracat nakliye maliyetleri için devlet sübvansiyonlarının getirilmesi, ihraç edilen her tür mal ve hizmet için gümrük vergilerinin kaldırılması, ihracat lisans sisteminin basitleştirilmesi, gümrük vergilerinin% 6,45’e düşürülmesi, ihracat ve ithalat işlemleri ve diğerleri için tek noktadan alışveriş web sitesinin oluşturulması.

Bu tür değişikliklerin sonuçları açıktır. Dünya Bankası’na göre, 2016’da mal ve hizmet ihracatı GSYİH’nın% 15’i seviyesindeydi, 2019’da bu rakam% 31’e ulaştı. BDT ülkeleri arasında 2016-2019 döneminde ihracatın GSYİH içindeki payında en yüksek artış Özbekistan’da görüldü.

Özbekistan’ın dış ticaret hacmi 2017’de 26,9 milyar dolar olarak gerçekleşti, 2019’da 15 milyar dolar artarak 42,2 milyar dolara ulaştı. Bunlar, ülkenin tüm tarihindeki en yüksek göstergeleridir. 2017-2019 döneminde de ihracatın yapısında önemli değişiklikler yaşandı.

Özellikle gıda ürünlerinin payı% 1,5, enerji taşıyıcıları ve petrol ürünlerinin payı% 1,3, demirli metaller ve bunlardan elde edilen ürünler% 0,8 arttı. Aynı zamanda, pamuk lifi payında% 2,2, kimyasal ürünler -% 2,1 ve demir dışı metaller -% 0,8 oranında düşüş oldu. İhracat yapısındaki bu çeşitlilik, yurt içinde üretilen ürünlerin ihracatının artmasından kaynaklanıyor.

Özbekistan’ın dış ticaret hacmi 2017’de 26,9 milyar dolar olarak gerçekleşti, 2019’da 15 milyar dolar artarak 42,2 milyar dolara ulaştı. Bunlar, ülkenin tüm tarihindeki en yüksek göstergeleridir. 2017-2019 döneminde de ihracatın yapısında önemli değişiklikler yaşandı.

ÖZEL MÜLKİYET HAKLARI GÜÇLENDİRİLDİ

Son yıllarda Özbek hükümeti, özel mülkiyet haklarının güçlendirilmesine ve özel girişimciliğin geliştirilmesine özel önem vermeye başladı. Faaliyet gösteren küçük işletme ve mikro işletme sayısı 2017’de 229 binden 2019’da 334 bine yükseldi. Küçük işletmelerin GSYİH içindeki payı son üç yılda% 60’ta kaldı. Aynı yıllarda yatırımdaki pay% 34,8’den% 47’ye, inşaatta% 66,2’den% 75,4’e, ihracatta% 22’den% 27,2’ye yükseldi.

Özel sektörün gelişimi, özel yatırımcılar için bir dizi vergiden muafiyet (emlak, arazi vergisi vb.), gümrük ödemelerinden muafiyet, ertelenmiş KDV ödemesi ve diğerleri.

Sürmekte olan reformların en önemli adımı, özel arazi mülkiyetinin getirilmesidir. Bu nedenle, 10.01.2019 tarihli “Kentleşme süreçlerini kökten iyileştirecek önlemler hakkında” Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi, bir yandan arazi mevzuatının kapsamlı bir şekilde iyileştirilmesine katkıda bulunan ve diğer yandan da önemli olan arsaların özelleştirilmesine izin vermesi dış ve iç yatırımları teşvik etmede önemli bir faktördür.

Sonuç olarak, Özbekistan hükümeti tarafından gerçekleştirilen geniş çaplı reformların uluslararası toplum tarafından sürekli olarak değerlendiriliyor ve destekleniyor. Bunun en iyi örneği, Özbekistan’da meydana gelen sosyo-ekonomik dönüşümlerin birçok yönünü yansıtan Bertelsmann Dönüşüm Endeksi’dir.

Bu haberlere de göz atın

Yazarın diğer haberleri

+ There are no comments

Add yours